1 Mayıs 2013 Çarşamba

Sen Eşittir Ben


Yazmak nedir desem ne derdiniz bana? Nasıl ifade ederdiniz?
   Bence yazmak delice, bir o kadar cesaretli, bir o kadar duygusal, sizden ve içten. Delice çünkü;  biri okusun veya okumasın sizin düşüncelerinizi kağıda dökmeniz gerek, saçma olsun olmasın, iç sesiniz size aldırıyor kalemi, haydi diyor yazmalısın başka türlüsü güç.
    Cesaret gerektiriyor evet, ya bu yazdıklarınızı beğenmeyen olursa, ya da birilerine sesinizi duyurabilmek, anlaşılabilmek adına açtığınız bu savaşta mağlup olursanız o zaman ne olacak? Vazgeçebilir miyim yazmaktan?
   Duygusal bir iş bence yazmak. Öyle herkes oturup masa başına yazamaz yazı. Yaşanmışlık gerektirir yazmak, his gerektirir. Seni bile titretmiyorsa yazdıkların, o kağıda döktüklerin seni yansıtamıyorsa ne anlamı var bu cümlelerin bana söyler misin? Arada bir bağ kurmamız gerek ki, ben senin o söyleyemediklerin olmalıyım. Beni okuyunca kendini de bulmalısın, muhakkak yazının bir yerini kırpmalısın kendine.
   Yazı benden, senden, sizlerden. Aklımdan geçen o kelimeleri yazmaya başlarken hoop bir metin oluşuveriyor böyle. Bu benim metnim, sen yazınca seninde olacak.
   Yazmak içtendir tabii, ben buraya olmadığım bir “Nur portresi” çizmiyorum. Ne yaşıyorsam o, ne görüyorsam o. Güler yüz maskesinin altında, o görünen et parçasının altında ne düşünceler geçiyorsa, buraya yansıyor işte. Maalesef göründüğü gibi olamıyor insanlar bazen. Peki o içimden taşan düşüncelerimi napıcam? Tabii buraya kirleticem, sende okumalısın yoksa ne anlamı var, bilmeliyim ki yürüdüğüm bu yolda yalnız değilim.
   Biliyorum seninde kendine bile söylemediğin birçok sırrın var belki. Olmuyor bazen, dilinin ucuna kadar gelen o kelimeler çıkmıyor bir türlü. Benim kurtuluşum yazmak. Eğer dökemeseydim buraya bu düşünceleri, inan kafayı sıyırırdım. Artık yazmak ve ben, birbirimize mahkûm gibiyiz. Daha doğrusu ben ona mahkûmum J Son olarak ise bu yazıyı okuyan okuyucum sen ve ben, eğer yazı yoluyla bir bağ kurabiliyorsak, yalnız olmadığını bil. Benim gibi, senin gibi milyonlarca insan vardır. Yeter ki kapatma kendini o kör kuytulara, bil ki anlaşılmayı, anlatılmayı bekleyen milyonlarca insan ve hikâyeler var. Kör kuytularınızdan, aydınlığınıza çıkabilmeniz dileğimle J  

3 yorum:

  1. güzel ,umut dolu,cesaretlendirici :)tamam ben de yazacağım

    YanıtlaSil
  2. vesile olmak ne hoş, teşekkür ediyorum:) yazını benlede paylaş, merakla bekliyorum :)

    YanıtlaSil
  3. çok beğendim benim içinde bir yazı yazabilir misiniz?

    YanıtlaSil